Abstract
Bir coğrafi yer değişimi olarak tanımlanan göç, dünya çapında artarak devam ederken özellikle zorunlu göç edenler için önemli sorunları da beraberinde getirmekte ve toplumun genelinde sosyal yaşamı, kültürel normları, ekonomik ve fizikî koşullarla birlikte göçmen sağlığına da olumsuz etki etmektedir.
Kadınlar, mülteci grubunun dezavantajlı gruplarındandır. Türkiye’de; Irak, Rusya Federasyonu, Türkmenistan, İran, Suriye, Azerbaycan, Özbekistan, Afganistan, Ukrayna, Kazakistan, Suriye vb. ülkelerden mülteci statüsünde gelenler arasında Suriye’den gelenlerin çoğunluğu oluşturduğu görülmekte ve kalıcı nüfus oluşturan topluluğun neredeyse yarısının kadın olması dikkat çekmektedir. Bu da, politikalar belirlenirken üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Kadınların yaşam tarzı, sağlık inançları ve sağlık uygulamalarının dikkate alındığı bir yaklaşım; hem kadınlar hem sağlık profesyonelleri için pratikte stres ve çatışmayı azaltılabilir ve sağlık bakımında verimi artırabilir.
Doğurganlık dönemi; 15-49 yaş aralığı, kadınların en yüksek oranda hizmete ihtiyaç duydukları dönem olarak bilinmektedir. Bu dönemdeki kadınların aile planlaması, üreme ve kadın sağlığı ile ilgili sağlık hizmetlerine ulaşması ve alabilmesi önemlidir. Süreçte hizmet sunacak sağlık profesyonelleri arasında ebeler yer almalıdır.
Görev tanımları gereği ebeler, verecekleri kültürlerarası ebelik bakımı ile meslek temsilcisi sivil toplum kuruluşları ve diğer disiplinlerle ortak çalışma sonucu süreç yönetimine katkı sağlayabilir. Bu çalışma, göçmen kadın sağlığına genel bakışla birlikte göç sürecinden en çok etkilenen kadınlara destek sağlamada ve uyumunu kolaylaştırmada ebelerin, kültürlerarası yaklaşımla katkı sağlayabilecek diğer bir disiplin olduğunu göstermek amacı ile ele alınmıştır.
Publisher
Transnational Press London
Cited by
1 articles.
订阅此论文施引文献
订阅此论文施引文献,注册后可以免费订阅5篇论文的施引文献,订阅后可以查看论文全部施引文献