Abstract
İlk antik insan genomunun dizilenmesinden bu yana geçen görece kısa sürede, insan örnekleri kullanılarak yürütülen antik DNA araştırmalarında dikkate değer bir sayısal artış gözlenmektedir. Bilimsel değeri son derece yüksek olan bu araştırma alanı insanın biyolojik ve sosyo-kültürel geçmişi hakkında daha önce bilinmeyen birçok detayı ortaya çıkarmaya devam etmektedir. Bu bakımdan antik DNA araştırmaları birçok farklı disiplinden araştırmacıların ilgisini çekmektedir. Fakat aynı zamanda, insan örnekleri kullanılarak yürütülen antik DNA araştırmalarında izlenecek etik ilkeler hakkındaki tartışmalarda da dikkate değer bir artış gözlenmektedir. Bu makalede, özellikle son yıllarda geliştirilen etik yönergelerle birlikte, antik DNA araştırmaları etiği konusunda önemi olan bazı tartışmalar tarihsel kökenleriyle birlikte incelenmekte ve dikkate alınması gereken bazı hususlar vurgulanmaktadır.