Affiliation:
1. CANAKKALE ONSEKIZ MART UNIVERSITY, SCHOOL OF MEDICINE
Abstract
Pandemide artan akut ekstremite iskemisinin farkında mıyız?
Sayın Editör,
Derginizde yayınlanan Gocgun ve İkizceli’nin 2021 yılında derginizde yayınlanan ‘COVID-19 ile İlişkili İskemik İnmenin Görüntüleme Bulguları’ isimli makalesini (1) ilgiyle okudum. Yazarlar bu makalede, COVID-19’un iskemik komplikasyonu olan akut iskemik serebrovasküler olaya değinmiştir. Bu yazıda ise, bir diğer iskemik komplikasyon olan akut ekstremite iskemisi (AEİ) konusunda değinilmek istendi.
Coronavirus hastalığı-2019 (COVID-19), küresel pandemiye neden olan, başlangıçta sadece bir solunum yolu enfeksiyonu olduğu düşünülen bir enfeksiyon iken, artan vaka sayıları ile hastalığın pıhtılaşma bozukluğuna neden olduğu da anlaşılmıştır (2,3). COVID-19 hem arteryal hem de venöz tromboembolik komplikasyonlara neden olmuştur (1,3). Bu komplikasyonlar arasında yer alan AEİ ile ilgili veri sınırlıdır. Bu çalışmasında literatürü, AEİ açısından gözden geçirmeyi amaçladık.
İtalya’dan 2020 yılında yayınlanan bir çalışmada, İtalyan Lombardiya bölgesindeki COVID-19 pandemisi sırasında AEİ insidansı önemli ölçüde arttığı bildirilmiştir (3). Bildirilen AEİ vakalarının çoğu alt ekstremitede iken, bir kısmı da üst ekstremite yerleşimlidir. Bu olgulardan bazılarında antikoagülan tedaviye rağmen ampütasyon gerekmiştir (4,5).
Ülkemizden yayınlanan bir çalışmada (6), hastanede yatan COVID-19 tanılı toplam 681 hasta arasından, medyan yaşı 62 olan 6 (%0.9) hastada AEİ geliştiği ve bu hastaların tümünün düşük moleküler ağırlıklı heparin (DMAH) tedavisi aldığı bildirilmişti. COVID-19 tanısı ile AEİ semptom başlangıcı arasındaki medyan süre 13 gündü. Üç hastaya sistemik antikoagülasyonla birlikte acil cerrahi trombektomi uygulanmıştı ve üç hastaya da tek başına sistemik antikoagülasyon uygulanmıştı. İki hasta exitus olmuştu. Hayatta kalanlar arasında bir hastaya iki taraflı majör amputasyon uygulanmıştı ve diğer hastaya hastaneden taburcu olduktan sonraki bir ay içinde minör amputasyon uygulanmıştı. AEİ olan sadece iki hasta sekelsiz düzelmişti (6).
Başarılı revaskülarizasyon incelenen makalelerde beklenenden daha düşüktü, bunun virüsle ilişkili hiper pıhtılaşma durumundan kaynaklandığını düşünmekteyiz. AEİ’de uzamış sistemik heparin kullanımı cerrahi tedavi etkinliğini, uzuv kurtarmayı ve genel sağkalımı iyileştirebilir (5,6).
Özetle bu yazı, COVID-19 hastalarında optimal antikoagülan tedaviye duyulan ihtiyacı ve olası COVID-19 ile tromboembolik olaylar ilişkili sekel hakkında sürekli bir farkındalığın ve araştırmaların sürdürülmesi gerektiğini vurgulamaktadır
Publisher
Journal of Medical, published by Ibrahim Ikizceli