Affiliation:
1. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ, İLETİŞİM FAKÜLTESİ, İLETİŞİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ
Abstract
Siyasal iletişim araştırmaları, sosyal bilimlerde siyaset bilimi, iletişim ve medya çalışmaları gibi disiplinlerin yoğunlaştığı önemli bir interdisipliner alan niteliğindedir. Alan, yurtdışında olduğu gibi Türkiye’de de geçmişte iletişim disiplininin kurumsallaşması açısından kurucu bir rol oynamıştır. Yurt dışında yapılan güncel özdüşünümsel çalışmalar alanda bir “kamusal iletişimin krizi” teşhisi yapmakta, bu krizin aynı zamanda siyasal iletişim çalışmaları için de bir meydan okuma anlamına geldiğini iddia etmektedirler. Bununla birlikte Türkiye’de alanın güncel durumunu ve eğilimlerini özetleyen ve tartışan herhangi bir özdüşünümsel çalışma bulunmamaktadır. Bu eksiklik bir yandan Türkiye’deki siyasal iletişim çalışmalarının güncel durumu hakkında konuşmayı imkansız hale getirirken diğer yandan da “kamusal iletişim krizi” teşhisinin Türkiye açısından geçerli olup olmadığı sorusunu tartışmayı zorlaştırmaktadır. Söz konusu soruları merkeze alarak alanın bir portresini çıkarmayı amaçlayan bu çalışmada, Dergipark ve TrDizin veri tabanlarında “siyasal iletişim” veya “siyasi iletişim” ifadelerini başlığında, özetinde ya da anahtar kelimelerinde içeren 254 makale manuel ve otomatik içerik analizi yöntemleriyle; araştırma türü, konu, metodoloji, yöntem ve teori bakımından analiz edilmiştir. Sonuçlarımız, (1) Türkiye’de siyasal iletişim araştırmalarının ağırlıklı olarak metin analizi yöntemlerini tercih eden, (2) konu olarak seçim kampanyalarına ve reklamlarına odaklanan, (3) mecra olarak Twitter başta olmak üzere sosyal medyaya yönelen, (4) teori kullanımının sınırlı olduğu, (5) sınırlı bir uluslararası karaktere sahip ve son olarak (6) iletişim araştırmaları içinde, spesifik olarak ise halkla ilişkiler ve pazarlama bölümü ağırlıklı bir disipliner profile sahip bir alan olduğunu göstermektedir. Alanın ağırlıklı olarak siyasal reklamcılık ve pazarlama odaklı hale gelmesi siyasal iletişimin çoğulcu demokrasilerde üstlendiği rolün ve siyasal iletişim araştırmalarının misyonunun Türkiye bağlamında yeniden değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.
Publisher
Ankara Universitesi ilef Dergisi