Adezif Kapsülit Tedavisinde Anestezi Altında Manipülasyon Sonrası Fizyoterapinin Etkinliği

Abstract

Bu çalışmada omuzun adezif kapsülit hastalığı tedavisinde, fizyoterapinin izole uygulanması ile anestezi altında manipülasyon sonrasında uygulanması karşılaştırılmıştır. Primer adezif kapsülit olup, dışlanma kriterlerine sahip olmayan 32 hasta, izole fizyoterapi (İF) alan ve anestezi altında manipülasyon (AAM) sonrası erken dönem fizyoterapi alanlar olmak üzere 2 gruba ayrılarak ağrı ve fonksiyon skorları retrospektif karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. İF grubuna kıyasla, fizyoterapinin AAM sonrası uygulanması, erken dönemde istatistiksel olarak daha etkin bir modalite olarak görülmüştür. İstatistiksel analizde SPSS 24. versiyon Mann-Whitney-U testinin kullanıldığı çalışmamızda tedaviler öncesi, tedaviler sonrası 1. hafta, 6. hafta ve 6. ayda Vizüel Analog Skala (VAS) ve Constant Murley Skoru (CMS) karşılaştırmaları yapılmış ve p değerinin 0.05’ten küçük olması anlamlı kabul edilmiştir. Tedaviler öncesi değerlendirmelerde; istatistiksel anlamlı fark yokken (VAS p=0.322, CMS p=0.663), tedaviler sonrası 1. haftada (VAS p<0.001, CMS p=0.018) ve 6. haftada (VAS p=0.002, CMS p<0.001) AAM’un İF grubuna kıyasla istatistiksel olarak daha etkin olduğu, 6. ayda ise anlamlı farkın kaybolduğu görülmüştür (VAS p=0.758, CMS p=0.408). AAM sonrası uygulanan fizyoterapinin, primer adezif kapsülit tedavisinde erken dönemde, İF hastalarına kıyasla ağrıda azalma ve fonksiyonda artış açısından belirgin etkin olduğu görülmüştür. Özellikle aktif genç erişkinlerde erken dönemin daha az ağrılı ve daha fonksiyonel olarak geçirilmesi işgücü kaybının azalmasını sağlayacaktır.