Affiliation:
1. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Abstract
İslâm hukukunda küllî kâideler ilk dönemlerden itibaren hem fıkıh hem usûl konuları ile irtibatlı olarak üzerinde durulan bir alan olmuştur. Küllî kâideler arasında “el-kavâidu’l-hamse/kavâid-i külliye-i kübrâ” olarak tasnif edilen ve diğer küllî kâidelerin de temelini oluşturan, “el-umūru bi maḳāṣidihā”, “el-yaḳīnu lā yezūlu bi’ş-şekk”, “el-meşaḳḳa teclibu’t-teysīr”, “eḍ-ḍararu yuzāl” ve “el-‘āde muḥaḳḳeme” kâidelerinin ayrı bir pozisyonu bulunmaktadır. Bu kâidelerin fıkhın bütün alanlarına teşmil edilebilir olduğunu, fıkhî meselelerin çözümünde kendilerine müracaat edildiğini ve fıkhî meselelerin bu kâidelerle irtibatlandırılmaya çalışıldığını görmekteyiz. Beş temel kâide, fıkıh ve usûl arasındaki konumlandırmada fıkhın anlaşılırlığını kolaylaştıran bir basamak olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kâideler arasında gündeme gelen hiyerarşik ayrıma dair ulaşılan ilk isim Ebû Tâhir ed-Debbâs olmakla birlikte, bu tasnifi açık bir şekilde yapan ilk müellif ‘Alâî olarak bilinmektedir. ‘Alâî, el-Mecmū‘u’l-muẕehheb fī ḳavā‘idi’l-Meẕheb adlı eserinde beş temel kâideyi diğer kâidelerden ayrı olarak ele almakta, kâideler arasında hiyerarşik bir tasnifi benimsemektedir.
“el-Kavâidu’l-hamse/kavâid-i külliye-i kübrâ”nın küllî kâideler arasında sistemleşmesi konusunda ‘Alâî’yi önemli kılan diğer husus, kâidelerin nasslardan dayanaklarını tespit etme konusundaki titiz çabasıdır. Bu vurgu, kâidelerin fıkıh ve usûl arasındaki pozisyonunun ne olduğu konusundaki tartışmalar açısından da önem taşımaktadır. Küllî kâidelerin nasslar ile doğrudan ilişkilendirilmesi, kâidelerin etki kuvvetini arttırmaktadır. Kavâid literatürüne dair eserlere baktığımızda ‘Alâî’nin nasslar ile kâideler arasındaki irtibat üzerinde diğer müelliflerden daha yoğun şekilde durduğunu ve kâidelerin nasslardan dayanaklarını tespit ederken hadisler yanında âyetlere de sonraki müelliflere göre daha fazla yer verdiğini söyleyebiliriz.
‘Alâi’nin kavâid literatüründe beş temel kâidenin hiyerarşik olarak öncelenmesinde ve diğer kâidelerden ayrı başlıklar altında ve onların bir nevi temelleri olarak incelenmesinde öncülük ettiği görülmektedir. ‘Alâî’nin gündeme getirdiği kâideler arasındaki bu hiyerarşik ayrım, kavâid alanında eser yazan kendisinden sonraki müellifler tarafından da önemli ölçüde takip edilmiştir. Örneğin İbnu’s-Subkî, İbn Nüceym, Suyûtî gibi kavâid alanında meşhur eserleri bulunan müellifler de eserlerini ‘Alâî’nin bu yaklaşımını dikkate alarak telif etmiştir. Bu durum eserler sistematik olarak incelendiğinde anlaşılır olmakla birlikte, müellifler ‘Alâî’ye de çokça atıfta bulunarak, bu sistematikte ‘Alâî’den ilham aldıklarını göstermektedir. Bu yaklaşım Mecelle’de dahi karşılık bulmakta, Mecelle’nin şerhlerinde, Mecelle’de yer alan küllî kâidelerin, temel kâidelerden istihrâc edildiği açıkça ifade edilerek meseleler çözümlenirken bu beş temel kâideye sıklıkla müracaat edilmektedir.
Çalışmamız, İslâm hukukunda küllî kâidelerin kendi içinde yapılan tasnifinde “el-kavâidu’l-hamse/kavâid-i külliye-i kübrâ” olarak karşılık bulan beş temel kâidenin, bu tasnifi ilk yapan olarak bilinen ‘Alâî’nin el-Mecmū‘u’l-muẕehheb fī ḳavā‘idi’l-Meẕheb adlı eserinde nasıl ele alındığı ve eserde kâidelere nasıl bir rol biçildiğine odaklanmaktadır.
Çalışmamızda öncelikle küllî kâidelerin hiyerarşik tasnifi konusunda ‘Alâî’nin ilk oluşu üzerinde durarak sonraki süreçteki müelliflere etkisini örneklendir-dik. Kâidelerin incelenmesine geçmeden önce ‘Alâî ve eseri hakkında kısaca bilgi verdik. Daha sonra “el-kavâidu’l-hamse”yi müellifin eserindeki sıralamasıyla ve eserde yer alan sîgalarına yer vererek ele aldık. Kâideleri ele alırken; kâidelerin dayanakları, açıklaması ve kâidelerle irtibatlandırılan örnek fıkhî meseleler, kâidelerin istisnaları şeklinde bir sıralama gözettik. Kâidelerin da-yanaklarında ‘Alâî’nin işaret ettiği âyet ve hadislere kısa açıklamalarla yer vererek, ayrıntılar için ilgili kaynaklara atıfta bulunduk. Kâidelerin açıklaması ve örnek fıkhî meselelerle ilgili olarak öncelikle ‘Alâî’nin eserini esas almakla birlikte, ‘Alâî’nin yararlanmış olduğu kendisinden önce telif edilmiş olan eser-lerden yararlandık. ‘Alâî’nin kendisinden sonra yazılan eserlerdeki izlerini görmek için sonraki kavâid müelliflerinin eserlerine müracaat ettik. Ancak çalışmamızı kavâid eserlerine yoğunlaştırdığımızdan, kâidelerle irtibatlandırılan fıkhî meselelerin mezheplerin eserlerinden tahkik edilmesi üzerinde özellikle durmadık. Kâidelerin istisnaları konusunda, kâidelerden istisna edilen müstakil meseleleri teker teker ele almayarak ‘Alâî’nin ele aldığı bir kısım örnek meseleye kâideden istisna edilme gerekçesini de açıklamaya çalışarak yer verdik.
Subject
General Earth and Planetary Sciences,General Environmental Science
Reference66 articles.
1. Kur’ân-ı Kerîm. https://kuran.diyanet.gov.tr
2. Aḥmed b. Ḥanbel, Ebū ‘Abdillāh Aḥmed b. Muḥammed (öl. 241/855). Musnedu’l-İmām Aḥmed b. Ḥanbel. 50 Cilt. thk. Şu‘ayb el-Arnavûd vd. Beyrūt: Muessesetu’r-Risāle, ts.
3. Akıl, Amira. ‘Alâî’nin Usûl Anlayışı. Gaziantep: Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2022.
4. Akıl, Amira, vd. “Salâhuddîn el-‘Alâî’nin Hayatı ve el-Mecmû‘u’l-müzheb fî kavâid’l-Mezheb Adlı Eseri”. Batman Akademi Dergisi. 2/6 (2022). 62-83.
5. ‘Alāī, Ebū Sa‘id Ḥalīl b. Keykeldī eş-Şāfi‘ī (öl. 761/1359). el-Mecmū‘u’l-muẕehheb fī kavāi‘di’l-Meẕheb. 2 Cilt. thk. Muḥammed b. ‘Abdilgaffār b. ‘Abdirraḥmān eş-Şerīf. Kuveyt: Vizāratu’l-Evḳāf ve’ş-Şuūni’l-İslāmiyye, 1994.