Abstract
Oğuz Kağan Destanı bin yıllar öncesine ait Türk yaşayış tarzı hakkında bilgi veren bir eserdir. Geçmiş dönemlere ait dünyaya bakışı, göçebe hayatın toplum ve teşkilat yapısı, insanlar arasındaki iletişim tarzı, inancı hakkında günümüz çalışmalarına ışık tutmaktadır. Oğuz Kağan Destanı’nda görülen bu özelliklerin yanında metnin üretildiği toplumun sahip olduğu şifacılığa dair geleneksel tıp unsurlarından izler taşıdığı da düşünülmektedir. Tarihî çağlar boyunca her toplum, hastalıkların şifasını bulmak ve sağlıklı olma durumunu korumak için çeşitli yöntemler geliştirerek bunları kullanmıştır. Sağlık insanoğlunun doğa ile uyumuna göre şekillenen bir durum olagelmiştir. Hemen hemen her toplum, yaşadığı coğrafya ve iklime göre bir tıp repertuarı geliştirmiştir. İnsanın doğayla uyumunun bir ürünü olan en eski tıp ise “geleneksel tıp” olmuştur. Geleneksel tıbba ait yöntemlerin bir kısmı yazılı eserler ve sözlü kültür aracılığıyla günümüze kadar ulaşırken birçoğu da unutulmuştur. Bunlardan en çok bilinenler ve günümüze kadar ulaşanlar Çin, Tibet, Mısır, Hint ve Uygur tıbbı olmuştur. Özellikle Türk kültürünün bir parçası olan Uygur medeniyetinin geleneksel tıp verileri beş bin sene öncesine kadar dayanmaktadır. Geçim kaynağı, yaşam biçimi, din, coğrafya gibi kültürel bellek verilerinin yanında çok köklü bir geçmişe sahip olan geleneksel tıp bilgisi de sözlü gelenekteki mit ve destan gibi halk anlatılarında yerini bulmuştur. Ancak bugüne kadar halk anlatıları hakkında geleneksel tıbbın mizaçlar teorisi kapsamında herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Bu çalışmada, Uygur geleneksel tıbbı mizaç teorisinden hareketle Türk halk anlatılarının en eski örneği olan Uygur harfli Oğuz Kağan Destanı’ndaki insan betimlemeleri analiz edilmiştir. Yöntem olarak doküman analizi kullanılmış olup metin tahlili gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmada geleneksel Uygur millî tıbbının dört madde teorisinde yer alan ateş/safravî, hava/kan/demevî, su/limgavî/balgamî, toprak/sevdavî mizaca göre Oğuz Kağan tipi incelenmiştir. Oğuz Kağan’ın bir alp tipi olarak geleneksel tıbba göre dengeli bir kişilik özelliği sergilediği görülmüştür. Bu kapsamda gerek sahip olduğu misyonu yerine getirmek ve gerekse beden tasvirlerindeki resmedilişinden demevî, safravî ve sevdavî mizaç özelliklerini dengeli bir şekilde yansıttığı sonucuna ulaşılmakla beraber baskın olan mizacın ise demevî/kan mizaç olduğu anlaşılmıştır.
Publisher
Cukurova Universitesi Turkoloji Arastırmaları Dergisi
Reference20 articles.
1. Altun, I. (2008). Türk halk kültüründe elma. Turkish Studies, 3(5), 262-281. DOI:http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.424.
2. Arat, R. R. (1979). Kutadgu Bilig III İndeks. İstanbul.
3. Atalay, B. (1985). Divanü Lugat-it- Türk. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
4. Bang, W. ve Arat, R.R. (1936). Oğuz Kağan Destanı. İstanbul: Burhaneddin Basımevi.
5. Bayat, A. H. (2016). Tıp tarihi. İstanbul: Merkezefendi Geleneksel Tıp Derneği Yayınları.