Affiliation:
1. YALOVA ÜNİVERSİTESİ, HUKUK FAKÜLTESİ, HUKUK PR.
Abstract
1950 ve 1960’lı yıllarda Japonya’da yaşanan ve metil cıvaya bağlı büyük çaplı zehirlenmelerin yaşandığı, ‘Minamata felaketi’ olarak bilinen olay, cıva ve cıvanın verebileceği zararlar konusunu dünya gündemine taşımıştır. Sonraki dönemde bilimsel çalışmalarla cıvanın insan sağlığına zararları ortaya konmuştur. Bu alanda küresel ölçekte düzenlemelere gidilmesi, ancak içinde bulunduğumuz yüzyılda mümkün olmuştur. 2000’li yılların başında UNEP nezdinde yürütülmeye başlanan çalışmalar, yoğun bir müzakere süreci sonucunda ancak 2013 yılında tamamlanabilmiştir. 2017 yılında yürürlüğe giren Cıvaya İlişkin Minamata Sözleşmesi (Minamata Sözleşmesi), son yıllarda akdedilen küresel çevre korumasına ilişkin yegâne sözleşmelerden biridir. Sözleşme, uluslararası çevre hukuku için oldukça yenilikçi olarak değerlendirilebilecek hususları ele alması ile öne çıkar. Sözleşme, cıvanın üretim, ticaret ve atık bertarafı gibi farklı hususlarını küresel ölçekte ele aldığı gibi; zanaatkarlık ve küçük ölçekli altın madenciliği gibi yerel hususları da içerecek şekilde, cıvanın insan hayatındaki yeri ve kullanımına geniş kapsamlı düzenlemeler getirmektedir. Sözleşme; cıva sorunu ile mücadele için seçimlik yollar önermesi, bireysel olduğu kadar sistematik denetime de izin veren bir yapıya sahip olması gibi özellikleri ile klasik çevre koruma anlaşmalarından ayrılır. Bununla birlikte Minamata Sözleşmesi, diğer uluslararası sözleşmelerdeki tehlikeli madde ve atıklara ilişkin bağlantılı maddeleri kabul etmesiyle de bu alandaki sözleşmelerle iş birliği edebilecek şekilde düzenlenmiştir. Türkiye 2022 yılı itibariyle Sözleşme’ye taraf olmuştur. Minamata Sözleşmesi, uluslararası çevre hukukunun günümüz olaylarına karşı yaklaşımı ile olduğu kadar, geleceğini de anlamak için incelenmesi gereken bir anlaşmadır.
Subject
General Earth and Planetary Sciences,General Environmental Science