Affiliation:
1. SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ, İSTANBUL ŞİŞLİ HAMİDİYE ETFAL SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
Abstract
Alerjik havayolu hastalıklarının prevalansı tüm dünyada artmaktadır. Hastaların tedavilerini ve gereken önlemleri belirlemek için sorumlu alerjeni saptamak önemlidir. Bu çalışmada respiratuar alerji şüphesi olan hastaların demografik ve klinik özelliklerinin araştırılması amaçlanmıştır. İmmunoloji ve alerji hastalıkları polikliniğine başvurmuş erişkin hastaların tıbbi kayıtları retrospektif olarak incelendi. Burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırma, burun tıkanıklığı, nefes darlığı göğüste sıkışma, balgam çıkarma, öksürük, göz kaşıntısı gibi semptom ve/veya yakınmalardan en az biri olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastaların demografik ve klinik özellikleri kaydedildi. Atopi durumu deri prik testleri ve/veya serum spesifik IgE tayini ile yapıldı. Çalışmaya dahil edilen 986 hastanın çoğu (%73.32) kadındı. Hastaların %73.38’inde rinit, %14.4’ünde rinit ve astım, %3.54’ünde astım, % 11.66’sında nonspesifik havayolu semptomları bulunmaktaydı. 426 (%43.20) hasta atopikti, ev tozu akarı ve Parietaria en sık saptanan alerjenlerdi. Rinit ve astım hastalarının yaklaşık yarısında atopi mevcuttu. (sırasıyla %48.32, %51.9). Bir yabani ot poleni olan Parietaria’ya karşı aşırıduyarlılık tespit edilen hastalarda yakınmalar perennialdi. Sonuç olarak havayolu hastalığı altta yatan sebebini bulmak hastalık yönetimi için önemli bir basamaktır. Bu çalışmada evtozu akarı ve Parietaria en sık saptanan alerjenler olup, her ikisi de perennial yakınmalara sebep olmaktadır. Bu bulgu, tedavinin yıl boyu devam etmesinin önemini göstermektedir.
Publisher
Osmangazi Journal of Medicine
Subject
Microbiology (medical),Immunology,Immunology and Allergy