Affiliation:
1. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ
Abstract
Osteoporoz neredeyse her iki kadından birini, hayatının herhangi bir noktasında etkileyen önemli bir morbidite ve mortalite nedenidir. Kemik yapısını bozan bu hastalığın önemli ve değiştirilebilir risk faktörlerinden biri fiziksel inaktivitedir. Fiziksel inaktivite kemik iliği kaynaklı mezenkimal kök hücre farklılaşmasını adipogeneze yaklaştırıp osteoblastogenezden uzaklaştırırken; fiziksel aktivite ve egzersiz sağladığı vaskülarizasyon ve oluşturduğu mekanik yükleme yoluyla; piezoelektrik etki oluşumu, hormon- sitokin salınımı, sinyal yolları ve kodlamayan RNA'ların düzenlemesini sağlayarak kemik yapısı üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır. Kemik sağlığını korumak, denge kaybı, düşme ve buna bağlı kırık vb. durumları önlemek, genel fiziksel uygunluğu sağlamak için fiziksel aktivite ve egzersiz, kadınların yaşamında vazgeçilmez bir unsur haline gelmelidir. Literatürde farklı yoğunlukta fiziksel aktivite ve vibrasyon eğitimi, aerobik, kuvvetlendirme, denge ve kombine egzersiz müdahaleleri gibi egzersize dayalı eğitimlerin kemik yapısı üzerindeki etkileri farklılık göstermektedir. Çalışmalarda en fazla etkiyi kombine egzersiz müdahalelerinin sağladığı ve direnç egzersizlerinin bu müdahalelerde önemli bir komponent olduğu bildirilmiştir. Fiziksel aktivite ve egzersizin düzenli uygulanması önerilmekte, uzun süreli uygulanan egzersiz programlarının osteoporoz tedavisinde daha fazla gelişme sağladığı bildirilmektedir. Ancak programa katılan kişinin fiziksel uygunluğu, kırık riski ve varlığı göz önünde bulundurulmalıdır. Literatürde güncelliğini koruyan ve oldukça tartışılan konuyla ilgili olarak bu derleme kapsamında; fiziksel aktivite ve egzersizin kadınlarda osteoporoz üzerine etkisi, kılavuz önerileri ve kaçınılması gereken egzersizler incelenmiştir.