Affiliation:
1. T.C. Sağlık Bakanlığı, Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü, Evde Sağlık Birimi, Ankara, Türkiye
2. T.C. Sağlık Bakanlığı Ankara Etlik Şehir Hastanesi, Radyoloji Kliniği, Ankara, Türkiye
3. T.C. Sağlık Bakanlığı Ankara Gölbaşı Şehit Ahmet Özsoy Devlet Hastanesi, Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği, Ankara, Türkiye
4. T.C. Sağlık Bakanlığı Ankara Etlik Şehir Hastanesi, Acil Tıp Kliniği, Ankara, Türkiye
Abstract
Amaç: Femoroasetabular sıkışma, erken kalça osteoartriti oluşturma potansiyeli bulunan kalça ekleminin disfonksiyonudur. Bu çalışma ile herhangi bir endikasyonla pelvik Bilgisayarlı Tomografi incelemesi yapılmış olan hastaların Alfa Açısı ve Femur Boyun-Baş Offset ölçümlerinin radyoloji uzmanları ile birlikte incelenmesi amaçlandı.
Gereç ve Yöntem: 18-45 yaş arası çeşitli nedenlerle pelvik Bilgisayarlı Tomografi incelemesi (kontrastlı veya kontrastsız) yapılmış olan 891 bireyin sağ ve sol 1.782 kalça eklemine ait sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. Bilgisayarlı tomografi kesitlerinde Alfa Açısı ve Femur Boyun-Baş Offset ölçümleri yapıldı. Bu çalışmada, Alfa Açısının 55° ve üzerinde olması, Femur Boyun-Baş Offset mesafesinin 8 mm’den küçük olan ölçüm değerleri anormal olarak değerlendirildi.
Bulgular: Bu çalışmada 758’i (%85,1) erkek ve 133’ü (%14,9) kadın olmak üzere toplam 891 birey dahil edildi.
Bireylerin ortalama yaşı 24,65 ± 6,01 idi. Çalışmaya dahil edilen tüm bireylerin sağ Alfa Açısı ortalaması 45,42 ± 4,4 (min 38,00, maks 62,00), sol Alfa Açısı ortalaması 46,65 ± 5,1 (min 38,00, maks 72,10), sağ Femur Boyun-Baş Offset ortalaması 10,21±0,02 (min 6,2, maks 11,4), sol Femur Boyun-Baş Offset ortalaması 10,57 ± 0,01 (min 5,6, maks 12,0) idi. Her iki kalça ekleminde Alfa Açısı ≥ 55°bulunan birey sayısı toplam 37 olup bu bireylerin 33’ü erkek, 4’ü kadın idi. Her iki kalça ekleminde Femur Boyun-Baş Offset < 8 mm bulunan birey saptanmadı.
Sonuç: Femoroasetabular sıkışma ile ilişkili olduğu bilinen görüntüleme özellikleri özellikle erkek bireyler olmak üzere asemptomatik yetişkin kalça eklemlerinde görülmektedir. Asemptomatik genç erkek ve kadın bireylerde antropometrik ölçümlerin normal sınırlar dışında olması halinde bu bireylerin bulgularına yönelik klinik korelasyonu önerilmelidir.